
İsrail son aylarda iç ve dış politikada derin bir kriz yaşıyor. Başbakan Netanyahu’nun tartışmalı yargı reformları, Gazze’deki sert askeri operasyonlar ve hükümetin rehinelerin durumu konusundaki yaklaşımı, hem kamuoyunda hem de siyasi çevrelerde “iç savaş” riskine dair sert uyarılara neden oldu.
Zvika Klein’in The Jerusalem Post gazetesinde dün yayınlanan yazısında, “Hamas'tan korkmuyorum, bizden korkuyorum: İç bölünmeler düşmanın kazanmasını sağlar” başılkıl makalesinde bölünme ve iç savaş korkusu bir kez daha dile getirldi.
“Ama bu sefer, 7 Ekim'i takip eden günlerden farklı olarak, o kadar birleşik değiliz. Yakın bile değiliz. Bir zamanlar bir halkı travmadan birliğe götüren berraklık, yerini bağırış çağırışlara, yorgunluğa, suçlamaya ve karışıklığa bıraktı.
Bazıları bu savaşı çoktan kaybettiğimize inanıyor. Diğerleri ise henüz savaşmaya başlamadığımıza inanıyor. Birçoğu, tepedeki herhangi birinin bir planı olduğuna inanmayı bıraktı. Anlaştığımız tek şey, öfkeli olduğumuz ve bunun çoğunlukla birbirimize olduğu.
Ve işte en tehlikeli savaş alanı burasıdır.”
İsrail Kamuoyunda Derin Çatlaklar
İsrail toplumunda, özellikle 7 Ekim 2023’teki Hamas saldırısından bu yana oluşan birlik ruhunun dağıldığı gözlemleniyor. The Times of Israel’e göre, yapılan son bir ankette İsraillilerin %66’sı ülkenin karşı karşıya olduğu en büyük tehdidin “toplumsal bölünme” olduğunu ortay koydu. Ankette ayrıca vatandaşların üçte ikisi, hükümetin Gazze Savaşı’ndaki nihai hedefleri konusunda fikir birliğine sahip olmadığını belirtti.
Protestolar Yayılıyor, Rehineler İçin Tepki Artıyor
İsrail genelinde her hafta düzenlenen protestolar, özellikle rehinelerin kurtarılması konusundaki hükümet politikasına karşı tepkiyi yansıtıyor. Al Jazeera’nın aktardığına göre, binlerce İsrailli Tel Aviv’de düzenlenen son protestoda “şimdi anlaşma, sonra savaş” sloganlarıyla Netanyahu’yu istifaya çağırdı. Göstericiler, hükümetin Gazze saldırılarını genişletmesinin rehineleri riske attığını savunuyor.
Üst Düzey Uyarılar: "İç Savaş Kapıda Olabilir"
Siyasi çevrelerde de durumun ciddiyeti dile getiriliyor. The Cradle’a göre, eski Genelkurmay Başkanı ve siyasetçi Yair Golan, mevcut hükümetin İsrail’i “üçüncü tapınağın yıkılışına” benzer bir iç yıkıma sürükleyebileceğini söyledi. Golan, “Bu hükümet iç savaşa neden olabilir” diyerek kamuoyunu uyardı.
Sonuç: Demokrasi Krizi ve İç Güvenlik Riski
Yargı reformlarıyla başlayan, Gazze politikalarıyla derinleşen kriz, İsrail’i siyasi ve toplumsal açıdan kritik bir eşiğe getirmiş durumda. Kamuoyundaki kutuplaşma, sokaktaki protestolar ve ordu ile hükümet arasındaki görüş ayrılıkları, ülkenin iç barışını tehdit eden bir atmosfer yaratıyor. İsrail'in geleceği açısından iç savaş uyarılarının artık marjinal bir kaygı değil, ana akım bir endişe haline geldiği gözlemleniyor.
Kaynak: KentHaber27.com
Editor : Amatörce Gazetesi